Ana Sayfa
İletişim
Şakalar
=> Yılbaşı Şakaları
=> Diğer Şakalar
Bilmeceler-Bulmacalar
Ziyaretçi defteri
...:::ANKET:::...
Duyurular
Öğrenci Fıkraları
...:::DÜNYA KADAR ŞAKA FORUM:::...
 

Diğer Şakalar

Anne:Çabuk gelin doktor,bebeğim tükenmez kalem yuttu!
Doktor:Tamam, hemen geliyorum!Bu arada siz ne yapacağınızı biliyor musunuz?
Anne:Tabi... Kurşun kalemle yazıyorum!


Telefondaki kadın:Gazetenize bir ilan vermek istiyorum.
Gazetedeki görevli:Küçük ilanlar bölümüne mi efendim?
Telefondaki kadın:Hayır, hayır! Bir fil satıyorum da!

Geçen hafta, boşanmaya ilk adımımı attım.
Kocanımı terk ettin?
Hayır, evlendim!

Akın:Gerçekten ölüyor muyum?
Karısı: Evet
Akın:Son bir ricada bulunabilir miyim?
Karısı:Evet
Akın:Bugün yaptığın üzümlü kekten bir dilim verir misin?
Karısı.Katiyen olmaz.Cenaze törenine saklıyorum.

Can:Yeni gitarın nasıl?
Cem:Attım.
Can:Neden?
Cem:Ortası delinmiş.

Dişçi:Evet Burhan Bey, Ağzınızı biraz daha açın!...Aman Tanrım hayatımda gördüğüm en büyük oyuk, en büyük oyuk, en büyük oyuk!
Burhan:Tekrarlamanıza gerek yok, duydum.
Dişçi:Tekrarlamadım Burhan bey, yankı yapıyor!

Can:Yalnızca aptallar emin olur.Akıllı adamlar daima şüphecidir.
Cem:Emin misin?
Can:Kesinlikle!

Türkçe öğretmeni:Can, elyazını düzeltmen için bu şiiri 10 defa yazmanı söylemiştim.Sen sadece 4 defa yazmışsın.Neden?
Ahmet:Matematiğim de kötü öğretmenim.

Öğretmen:Yarına size bir ödev veriyorum.Tembellikle ilgili bir komposizyon yazacaksınız.
(yarın)Mehmet:Buyrun öğretmenim.Öğretmene boş bir kağıt verir.
Öğretmen:Afferim ödevini çok beğendim.

Yolcu:Bu tren Haydarpaşa'da durur mu?
Kondüktör:Durmazsa çok büyük felaket olur.

 Öğretmen:Can, neden hep geç kalıyorsun?
Can:Çünkü siz hep ben girmeden önce zil çalıyorsunuz.

Ayşe:Yatarken can yeleği giyilir mi?
Uğur:Su yatağında yatıyorsan, evet!

Patron:Önümüzdeki hafta boyunca izin istiyorsun ha?Neden?
İşçi:Evleneceğim efendim...
Patron:Hangi aptal kadın seninle evlenmek ister ki?
İşçi:Kızınız efendim!

Can:Bu kibrit yanmıyor...
Cem:Niye?Nesi var ki?
Can:Bilmiyorum...Halbuki daha demin yanıyordu!

Ayşe Hanım:Oğlun yazar olmuş ha?Yazdıklarından kazanıyor mu bari?
Fatma Hanım:Tabii!...Bize yadığı her mektuba para gönderiyoruz.

Nazan:Doktor, hatırlıyor musunuz, geçen yıl romatizmalarım için size gelmiştim, nemden uzak durmamamı söylemiştiniz..
Doktor:Evet!...Yararı olmadı mı?
Nazan Oldu da?... Şey diyecektim; acaba artık banyo yapabilir miyim?

Annesi: Naber?Okulun ilk günü nasıl geçti?
Can:Ne?İlk gün mü?Yarında mı gideceğim?!?

Ali:Ne yazıyorsun?
Nurper:Mektup.
Ali:Neden böyle iri harflerle yazıyorsun?Bir sayfaya ancak bir sözcük sığar.
Nurper:Mektubu büyük nineme yazıyorum, biraz sağır.Bağırarak yazarsam iyi olur diye düşündüm...

Müşteri:Otelinizden ayrıldığıma çok üzülüyorum.
Otel Müdürü:Demek otelimizde kalmaktan çok memnun oldunuz!
Müşteri:Ehh, fena değildi ama üzüntüm ondan değil.Hesap olarak oteli satın alacak kadar para ödedikten sonra ayrıldığıma üzülüyordum.

Gazeteci:Boğaların kırmızı görünce saldırgan oldukları doğru mu?
Matador:Hayır.Kırmızı görünce saldıranlar ineklerdir.Boğalar, kendilerinin inek yerine konulmasına kızıp saldırırlar!

Sanık:Bayram alışverişini erken yaptığım için polis beni yakaladı.
Avukat:Bunu yapamazlar!
Sanık:Ben de öyle söyledim; gerçi saat sabahın üçüydü ama...

 Müşteri:Garson bakar mısın?!!!Çorbamda sinek var!
Garson:İyi de beyfendi, küçücük bir sinek ne kadar çorba içebilir ki?

Ali:Sana bir hediye aldım, bunlar benim en sevdiğim çikolatalar.
Nurper:Teşekkürler...Ama bu kutunun yarısı boş!!!
Ali:En sevdiğim çikolatalar dedim ya!...  


Bugün 1 ziyaretçi (2 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol